İstinaf Başvurusunun Esastan Reddine Karar Verilse, Kararı Temyiz Eden Taraf İcra Müdürlüğünden Mehil Alabilir mi?
Av.Evrim İNAL
Avukatlık uygulamamızda, İcra Müdürlüğü tarafından İİK hükümlerinin hatalı yorumlanması nedeniyle, müvekkillerimizi ve bizleri oldukça sıkıntıya sokan bir uygulama hakkında görüşlerimiz ile görüşlerimizin dayanağı kararlar aşağıda paylaşılmaktadır:
Yerel Mahkeme tarafından verilen kararın Bölge Adliye Mahkemesi tarafından “esastan reddine” karar verildiğinde, Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz yoluna başvuru hakkı bulunmaktadır:
HMK 361 : “…Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairelerinden verilen temyizi kabil nihai kararlar ile hakem kararlarının iptali talebi üzerine verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren (Değişik İbare: 5.8.2017 – 7035/ m.31) “iki hafta” içinde temyiz yoluna başvurulabilir…”
Temyiz yoluna başvuru, kararın icrasını durdurmamaktadır:
HMK 367 : “…Temyiz, kararın icrasını durdurmaz. İcra ve İflas Kanununun icranın geri bırakılmasıyla ilgili 36 ncı maddesi hükmü saklıdır…”
Bu durumda da borçlunun Yerel Mahkeme kararının icraya verildiği dosyaya, Bölge Adliye Mahkemesine kararına karşı temyiz yoluna başvurulduğu bildirilerek, uygun teminat gösterilerek, icranın temyiz sonuna kadar ertelenmesini talep etme hakkı vardır:
İİK 36/1 : “…İlama karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran borçlu, hükmolunan para veya eşyanın resmi bir mercie depo edildiğini ispat eder yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde icra mahkemesi tarafından kabul edilecek taşınır rehni veya esham veya tahvilat veya taşınmaz rehni veya muteber banka kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak malı mahcuz ise icranın geri bırakılması için bölge adliye mahkemesi veya Yargıtay’dan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir…”
Ancak Avukatlık uygulamamızda, İcra Müdürlükleri tarafından İcra İflas Kanunu’nun 36/6 hükmü dayanak gösterilerek, istinaf kararına karşı temyiz yoluna başvurumuzda mehil talebimizin reddedildiği vakalarıyla karşılaşmaktayız.
İİK 36/6 : “…Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmesi veya Yargıtayca hükmün onanması halinde alacaklının istemi üzerine başkaca işleme gerek kalmaksızın teminata konu olan para alacaklıya ödenir…”
İcra Müdürlükleri, İİK 36/6 hükmünde yer alan “…Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmesi…” cümlesini temel alarak, mehil talebini hatalı olarak reddetmektedir.
İİK 36/1’de yer alan istinaf veya temyiz yoluna başvuran borçlu düzenlemesinde yer alan VEYA kelimesi, borçlu eğer temyize başvuruyorsa, icranın geri bırakılabileceği şeklinde yorumlanması gerektiği açıktır.
Usul hukukunda çok sınırlı istisnalar dışında, doğrudan temyiz hakkı şeklinde bir başvuru yolu yoktur. Kanun koyucunun amacı istinaf aşamasından sonra borçluyu icranın geri bırakılması hakkı verilmemesi yönünde olsaydı “…veya temyiz…” ibaresi konulmazdı.
İstinafa başvurmadan temyiz olamayacağına göre, İİK 36/1 temyize başvuran borçluya icranın geri bırakılması hakkı vermektedir.
HMK 361 ve 367 hükmü birlikte değerlendirildiğinde de, İstinaf kararına karşı temyiz yoluna başvurulması halinde İİK 36/1 hükmü uygulama alanı bulacağı açıktır.
İİK 36/6 hükmünde yer alan “…Bölge adliye mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmesi…” düzenlemesi, Yerel Mahkeme kararına karşı İstinaf Mahkemesi tarafından verilen kesin kararlara yönelik bir hüküm olduğu açıktır.
Oysa HMK 361 hükmü gereği, Bölge Adliye Mahkemesi kesin olmayan kararlarının temyize konu olabileceğinden, İİK 36/6 düzenlemesi uygulama alanı bulması gerekmektedir.
Sonuç olarak, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından başvurunun esastan reddine karar verilse dahi, eğer Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz yolu açık ise, temyiz talebi üzerine İcra Müdürlüğü tarafından Yargıtay’dan icranın geri bırakılmasına yönelik mehil vermesi gerekmektedir.
Bu yazının kaleme alınmasına dayanak somut vaka hakkında bilgiler aşağıda gösterilmektedir:
- a) Ankara 26 İcra Dairesi 09.04.2019 tarihli karar:
“…Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 28.02.2019 tarihli 2018/1374 E. 2019/343 K. sayılı ilamını temyiz ettiklerini, Yargıtay ilgili hukuk dairesinden tehir-i icra kararı alacaklarından dolayı mehil talebinde bulunulmuş olup HMK. Madde 367/1 cümlesinde “Temyiz, kararın icrasını durdurmaz. İcra ve İflas Kanununun icranın geri bırakılmasıyla ilgili 36.ncı maddesi hükmü saklıdır.” denilmekte, ayrıca İİK’nun madde 36/6 cümlesinde ise “Bölge adliye mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmesi veya Yargıtay’ca hükmün onanması hâlinde alacaklının istemi üzerine başkaca işleme gerek kalmaksızın teminata konu olan para alacaklıya ödenir.” şeklinde olup bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde Borçlu vekilinin Yargıtay’dan tehir-i icra kararı getirmek için mehil verilmesi talebinin reddine red kararının müracaatında tefhimine kararın Uyap’tan öğrenilmesine karar verildi…”
- b)C. Ankara 1. İcra Hukuk Mahkemesi Esas-Karar No: 2019/409-845 sayılı kararı:
“…Somut olayda tüm dosya kapsamına göre; takibe konu ilam hükmü hakkında her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesi tarafından başvurunun esastan reddine karar verilse de; verilen karar temyiz yolu açık olmak üzere verildiğinden icranın geri bırakılması için yeniden süre verilebileceği, dolayısıyla İİK’nun 36. madde uyarınca teminat mektubunun paraya çevrilmesine ilişkin koşul oluşmadığından teminat mektubunun paraya çevrilmesinin kabulüne ilişkin kararın ve dosyaya güncel mektup sunulduğu halde mehil talebinin reddine ilişkin müdürlük işlemlerinin kaldırılarak davacı borçluya İİK madde 36 uyarınca Yargıtay’dan icranın geri bırakılmasına ilişkin karar getirebilmesi için uygun bir mehil verilmesine karar vermek gerekmiştir…
Şikayetin Kabulü İle Ankara 26. İcra Müdürlüğü 2018/9271 esas sayılı dosyasından verilen 08.04.2019 tarihli teminat mektubunun paraya çevrilmesine ilişkin kararın ve 09.04.2019 tarihli mehil talebinin reddine ilişkin kararın KALDIRILMASINA…”
- c) Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi Başkanlığı 2019/2490-1676 kararı:
“…Somut olayda, bölge adliye mahkemesince incelenmesi istenilen kararın İİK.nın 363 maddesinde belirtilen istinaf yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığı kesin nitelikte bulunduğu görülmekle İİK’nın 365/3 maddesi gereğince istinaf başvuru dilekçesinin reddine kesin olmak üzere karar vermek gerekmiştir… KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle… Alacaklının istinaf başvuru dilekçesinin İİK.nın 363 ve 365. maddeleri gereğince reddine…”
- d) Ankara 26 İcra Dairesi 06.08.2019 tarihli karar:
“…Borçlu vekili tarafından teminat mektubunun ve temyiz şerhli dilekçenin takip dosyasına sunulduğu görülmekle, Mahkemece teminat mektubunun kabulü ile icranın geri bırakılması kararı getirilmek üzere borçlu tarafa mahkeme dosyasının İstinaf/Yargıtaya gönderilmiş ise karar tarihinden, gönderilmemiş ise sevk tarihinden, başlamak üzere 60 (altmış) günlük mehil verilmesine, mehil vesikası düzenlenerek borçlunun başvurusunda teslimine karar verildi…”